• A. KAPSAMI
  1. Avrupa Birliği (“AB”) Ormansızlaşma Yönetmeliği (EU Deforestation Regulation- “EUDR”) nedir ve hangi ürünler kapsam dahilindedir?

EUDR, ormansızlaşma içermediği ve üretim ülkesindeki ilgili mevzuata uygun olarak üretildiği kanıtlanmadıkça belirli ürünlerin AB’ye veya AB’den satışını veya ihracatını yasaklamaktadır.

Bu kapsamda EUDR, yaygın olarak ormansızlaşma ve orman bozulması ile ilişkilendirilen ve sığır eti, soya, palm yağı, kakao, kahve, kauçuk, kereste ve ahşap ürünleri de dahil olmak üzere yedi ürünü hedeflemektedir. EUDR, söz konusu ürünleri içeren, bu ürünlerle beslenen veya bu ürünler kullanılarak üretilen, ilgili ürünleri satan, ithal veya ihraç eden tüm şirketler için geçerli olacaktır.

Bunlara ek olarak, çeşitli tüketim ürünleri endüstrilerinde yaygın olarak kullanılan çikolata, palmiye yağı, soya fasulyesi yağı ve mobilya gibi yüksek riskli ormanlardan elde edilen çeşitli ürünler de dahildir.

Belirtilmelidir ki EUDR sadece Ek I’de listelenen ürünler için geçerli olup Ek I’de yer almayan ürünler, kapsam dahilindeki ürünleri içerseler dahi, EUDR gerekliliklerine tabi değildir.

  1. AB neden ormansızlaşmaya odaklanan bir düzenlemeye ihtiyaç duymaktadır?

Ormansızlaşma kritik bir küresel sorun olmaya devam etmekte olup Dünya Kaynak Enstitüsü’nün Forest Watch platformunun verilerine göre, 2023 yılında kaybedilen orman miktarı 3.7 milyon hektardır; bu da her dakika neredeyse 10 futbol sahası büyüklüğünde orman kaybına eşdeğerdir. Avrupa Komisyonu’na göre ise AB’nin tüketimi küresel ormansızlaşmanın %10’unu oluşturmaktadır.

EUDR, AB’nin dünya genelinde ormansızlaşma ve orman bozulmasına katkısını azaltmanın yanı sıra sera gazı emisyonlarını azaltarak iklim değişikliği ile küresel biyolojik çeşitlilik kaybıyla mücadele edilmesi ve AB pazarının küresel ormansızlaşma ve dünya çapındaki ormanların bozulması üzerindeki olumsuz etkisini sınırlamayı hedeflemektedir.

  1. EUDR’nin uygulanması için planlanan takvim nedir?

EUDR 29 Haziran 2023 tarihinde yürürlüğe girmiş olup 31 Aralık 2024’ten itibaren büyük şirketler için uygulanmaya başlayacaktır.

  1. En çok hangi sektörlerin etkilenmesi beklenmektedir?

EUDR belirli sektörlere odaklanmak üzere tasarlanmamıştır. İlgili emtia veya ürünleri ithal eden, üreten veya ticaretini yapan tüm şirketleri etkileyecektir.

Özellikle gıda ve içecek endüstrileri, perakende, moda ve ormancılık sektörlerinin yanı sıra sağlık ve eczacılık sektörlerini de etkilemesi beklenmektedir.

  1. Etkilenen şirketlerin ne yapması gerekmektedir?

EUDR’nin şirketlere getirdiği temel yükümlülük, ürünün ormansızlaştırma içermediğini ve üretildiği ülkenin ilgili mevzuatına uygun olarak üretildiğini doğrulamak ve açıklamak için bir ürünün değer zincirinde (ürünün üretildiği tüm arazilerin coğrafi konumu da dahil olmak üzere) kapsamlı bir durum tespiti süreci yürütme ihtiyacıdır. Zira tedarik zincirinin daha önceki bir aşamasında durum tespiti yapılmamış ise Ek I’de listelenen ürünleri pazarlayan operatörler ölçeklerine bakılmaksızın durum tespiti beyanı (Due Diligence Statement) sunma yükümlülüğünü yerine getirmek zorundadır.

  1. Bilgi Sistemi nedir?  

Bilgi Sistemi (Information System- “IS”), EUDR’nin gerekliliklerine uymak için operatörler ve tacirler tarafından sunulan durum tespiti beyanlarını içerecek olan sistemdir. Bilgi Sistemi, EUDR’nin uygulamaya girmesiyle birlikte faaliyete geçecek olup kullanıcılara Tüzüğün 33(2) maddesinde listelenen işlevleri sağlayacaktır.

  1. EUDR’nin ihlali durumunda kim sorumludur?

Tüm operatörler, piyasaya sürdükleri veya ihraç ettikleri ilgili ürünün uygunluğundan sorumludur. EUDR ayrıca operatörlerin  tedarik zinciri boyunca gerekli tüm bilgileri iletmelerini gerektirmektedir. Tacirler de piyasaya sundukları veya ihraç ettikleri ilgili ürünlerin sorumluluğunu taşırlar. Bu nedenle, EUDR’nin ihlali durumunda (ürünlerin halihazırda piyasaya girmiş olması veya bilgilerin operatör tarafından uygun şekilde açıklanmaması durumunda), ilgili bir ürünün piyasaya sürülmesi veya kullanıma sunulması veya ihracatı ile ilgili tedarik zincirindeki her bir aktörün yükümlülüğü devam eder ve sorumlu tutulabilir.

  1. EUDR’nin ihlali durumunda öngörülen herhangi bir yaptırım mevcut mudur?

EUDR madde 25, Üye Devletlerin EUDR’nin ihlali durumunda uygulanacak cezaları belirlemelerini ve bu cezaların etkili, orantılı ve caydırıcı olmasını sağlar. Bu cezalar şunları içerir:

  1. Para Cezaları: Çevresel zarara ve ilgili ürünlerin değerine orantılı olarak belirlenir. Tekrarlanan ihlallerde artan cezalar uygulanır ve tüzel kişiler için cezanın maksimum miktarı yıllık ciroya göre en az %4 olarak belirlenir.
  2. El Koyma: İlgili ürünlere ve bu ürünlerle yapılan işlemlerden elde edilen gelirlere el konulabilir.
  3. Geçici Men: Kamu ihalelerinden ve kamu finansmanından 12 aya kadar geçici olarak men edilebilir.
  4. Piyasadan Men: Ciddi ihlallerde veya tekrarlanan ihlallerde ilgili ürünlerin piyasaya sürülmesi veya ihraç edilmesi geçici olarak yasaklanabilir.
  5. Basitleştirilmiş Özen Yükümlülüğünden Men: Ciddi ihlallerde veya tekrarlanan ihlallerde basitleştirilmiş özen yükümlülüğü uygulanması yasaklanabilir.

Üye Devletler, verilen nihai cezaları ve kararları Avrupa Komisyonu’na bildirmekle yükümlü olup bu bilgiler Avrupa Komisyonu’nun internet sitesinde kamuya açıklanmaktadır.

  1. Kuruluşlar için CSRD gibi diğer ilgili AB düzenlemeleri kapsamındaki raporlama yükümlülükleri nelerdir?

Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (Corporate Sustainable Reporting Directive- “CSRD”) gibi diğer AB yasaları kapsamında halihazırda değer zinciri durum tespiti yapmakla yükümlü olan kuruluşlar, bu diğer mevzuatlara ilişkin raporlarına gerekli bilgileri dahil ederek EUDR için raporlama yükümlülüklerini yerine getirebilirler. Zira kuruluşlar halihazırda CSRD ilkelerine uyuyorlarsa, bu özellikle EUDR raporlaması için ek durum tespiti yapmalarına gerek olmadığı anlamına gelmektedir.

  1. EUDR, bir şirketin sürdürülebilirlikle ilgili diğer mevzuatlarla (CBAM, CS3D vb.) nasıl uyum sağlayacaktır?

Bir kuruluşun EUDR’ye yönelik yaklaşımı, özellikle veri süreçleri ve yönetimi, paydaş katılımı, raporlama ve strateji geliştirme konularında AB sürdürülebilirlik mevzuatının diğer gerekliliklerine ilişkin uyum çalışmalarıyla birlikte yürütülebilir:

  • Bu kapsamda EUDR’nin tedarik zincirlerine de durum tespiti zorunluluğu getiren Kurumsal Sürdürülebilirlik Özen Yükümlülüğü Direktifi (Corporate Sustainability Due Diligence Directive-“CS3D”) ile bağlantısı oldukça güçlüdür. CS3D kapsamına giren şirketler, CS3D kapsamında raporlama yaparken gerekli bilgileri dahil ederek EUDR raporlama yükümlülüklerini yerine getirebilmelidir.
  • Şirketler ayrıca, tüm iddiaların sağlam verilerle ve doğrulama ile desteklendiği, şirketleri çevresel pazarlamalarında daha titiz bir yaklaşım geliştirmeye yönlendiren Yeşil İddialar Direktifi (Green Claims Directive) gibi yeşil aklama (green-washing) karşıtı yeni düzenlemelerle bağlantıları da göz önünde bulundurabilir.
  1. B) İZLENEBİLİRLİK
  2. Operatörler gereken bilgi, veri ve belgeleri nasıl toplamalıdır?

EUDR’nin 9. maddesinde belirtilen bilgilerin edinilmesi, uyum ve durum tespiti ile ilgili çeşitli veri noktalarının toplanmasını içermektedir. Malzemelerin üretimi veya temini ile ilgili coğrafi koordinatların veya konum verilerinin elde edilmesi, malzemelerin üretildiği belirli arazi parçaları gibi ayrıntılar da dahil olmak üzere, tedarikçilerden gelen ürünlerin menşeinin izlenmesini içermektedir.

Bu sebeple operatörler, izlenebilirliği sağlamak ve ormansızlaşma olmadığını göstermek için ürünlerin üretildiği arazilerin coğrafi koordinatlarını toplamalıdır. Bunun için lokasyon tespiti sağlayan cihazlar, GNSS cihazları ve GIS uygulamaları gibi araçlar kullanılmalıdır. Koordinatlar, ürünler pazarlanmadan veya ihraç edilmeden önce Bilgi Sistemine sunulan durum tespit beyanlarında talep edilmektedir.

  1. Toplanan bilgilerin bütünlüğü ve güvenilirliği nasıl sağlanmalıdır?

EUDR’ye ilişkin olarak toplanan bilgilerin bütünlüğünü ve güvenilirliğini sağlamak için kapsamlı bir yaklaşım gerekmektedir. Bu yaklaşım tedarikçi bilgileri ve uyumluluk belgeleri de dahil olmak üzere ilgili tüm verileri doğru bir şekilde yakalamak ve depolamak için sağlam belgeler ve kayıt tutma protokolleri oluşturmayı içermektedir.

Devamında, toplanan verilerin doğruluğunu ve orijinalliğini dış kaynaklarla çapraz referanslama yoluyla ve denetimler veya saha ziyaretleri gerçekleştirerek onaylamak için doğrulama ve doğrulama prosedürleri uygulanmalıdır. Ayrıca tutarlılığı ve güvenilirliği korumak için doğrulama kontrolleri ve düzenli denetimler de dahil olmak üzere veri kalitesi kontrolleri uygulanmalıdır. Bu noktada tedarikçi katılımı ve işbirliği çok önemlidir.

  1. EUDR kapsamına giren ithal edilen, ihraç edilen veya ticareti yapılan tüm ürünler izlenebilir olmalı mı?

İzlenebilirlik gereklilikleri, ithal edilen/ihraç edilen/ ticareti yapılan ilgili ürünlerin her birisi için geçerlidir. EUDR, operatörlerin ilgili bir ürünü piyasaya sunmadan veya ihraç etmeden önce her bir ilgili ürünü arazisine kadar takip etmesini gerektirmektedir. Sonuç olarak, coğrafi konum bilgilerini içeren durum tespit beyanının sunulması, ilgili ürünlerin ithal edilmesi, ihraç edilmesi, piyasa içindeki işlemler ve sevkiyat için bir gerekliliktir.

  1. Bir ürünün bir kısmı EUDR hükümlerine uygun değilse ne olur?

İlgili bir ürünün bir kısmı EUDR’ye uygun değilse, piyasaya sürülmeden veya ihraç edilmeden önce tanımlanmalı ve ayrılmalıdır. Söz konuşu ürünün içeriğinin karışması nedeniyle ayrıştırma mümkün değilse, ürünün tamamının uyumlu olmadığı kabul edilecek olup söz konusu ürün satılamayacak veya ihraç edilemeyecektir.

Tüm ürünler lokasyonlarına kadar izlenebilir, yasal ve ormansızlaştırmadan arındırılmış olmalı, bilinmeyen veya uyumlu olmayan ürünlerle karıştırılmamalıdır.

  1. İzlenebilirlik kapsamında mülkiyet kayıtlarına veya tapulara ulaşılamıyorsa ne yapılması gerekir?

Operatörler, mülkiyet kayıtlarının bulunmadığı ülkelerde, çiftçilerin mobil uygulamalar aracılığıyla arazilerinin coğrafi konumunu toplamalarını sağlayarak coğrafi konum verilerini elde edebilirler. Ancak operatörler tedarik zincirlerinde uyumsuzluk riski olmadığından emin olmalıdır. Operatörler coğrafi konum ve yasal uyum verilerini toplamak için doğrudan haritalama, kooperatifler gibi aracılar, sertifikasyon kuruluşları, ulusal izlenebilirlik sistemleri veya diğer şirketler gibi çeşitli yöntemler kullanabilir.

  1. Operatörler coğrafi konumu doğrulamalı mı?

Operatörler coğrafi konumu doğrulamalı ve kanıtlamalıdır. Coğrafi konum bilgilerinin doğruluğunun ve kesinliğinin sağlanması, operatörlerin yerine getirmesi gereken sorumlulukların çok önemli bir yönüdür. Hatalı coğrafi konum bilgilerinin sağlanması, operatörlerin EUDR kapsamındaki yükümlülüklerinin ihlali anlamına gelecektir.

  1. Aynı araziden gelen ürünler için durum tespiti tekrarlanmalı mıdır?

Durum tespiti beyanlarında Bilgi Sistemi aracılığıyla sağlanması gereken coğrafi konum bilgisi yükümlülüğü, ilgili her bir ürünle bağlantılıdır. Dolayısıyla, operatörlerin ilgili bir ürünü piyasaya sürmeyi, satışa sunmayı veya ihraç etmeyi planladıkları her seferde bu bilgileri belirtmeleri gerekecektir. Durum tespiti, coğrafi konum koordinatlarının uygun şekilde sağlanması da dahil olmak üzere, ilgili her ürün için tekrarlanmalıdır veya güncellenmelidir.

  1. EUDR AB üyesi olmayan ülkeler için de etki gösterecek midir?

EUDR, operatörlerin yanı sıra AB üye devletleri ve yetkili makamları için yükümlülükler ortaya koymaktadır. AB üyesi olmayan ülkeler için geçerli herhangi bir yasal yükümlülük bulunmamaktadır. Bununla birlikte, ilgili emtia veya ürünleri doğrudan AB pazarına sunmayan üreticilerinin EUDR kapsamında doğrudan yükümlülükleri bulunmamakla birlikte, tedarik zinciri boyunca bir inceleme yapılmasını gerektirdiğinden  doğrudan yükümlü olmayan şirketler dahi müşeterilerinden bir takım talepler alabilecektir. Zira pratikte operatörlerin durum tespiti yükümlülüklerini yerine getirebilmeleri için bilgi sağlamaları gerekmekte olup üreticiler operatörlerin ihtiyaç duyduğu bilgileri sağlayamazlarsa, operatörler ürünleri AB’ye ithal edemeyecek ve bu nedenle operatörlerin söz konusu ürünleri başka yerlerden tedarik etmeyi düşünmeleri muhtemel olacaktır.

  1. C) DURUM TESPİTİ
  2. EUDR uyarınca şirketlerin ve operatörlerin izlemesi gereken adımlar nelerdir?

EUDR uyarınca durum tespiti üç bölüme ayrılmıştır:

  1. a) İzlenebilirlik (Traceability): İlk olarak operatörler, ilgili ürünleri piyasaya arz etmeden veya ihraç etmeden önce, ilgili ürünlerin mevzuatın 3. maddesi kapsamında belirtilen yasaklara uygun olduğunu kanıtlamak amacıyla 8. madde uyarınca gerekli özeni göstermekle yükümlüdürler. Bu bağlamda, EUDR kapsamında yer alan ürünlerin AB pazarına arz edilmesi veya AB pazarından ihraç edilmesi için ilgili ürünlerden elde edilen ürünlerinin menşei ülkelerinin ormansızlaştırma politikalarına uygun olarak üretilmiş olması, ormansızlaşma içermemesi ve durum tespiti beyanı kapsamında olması gerekmektedir.

Bu sebeple tüm “operatörler” maddede belirtilen şartların yerine getirilmesi için gereken bilgi, veri ve belgelerin toplanmak ile yükümlüdür.

  1. b) Risk Değerlendirmesi: Bunu takiben bir ürün “standart” veya “yüksek riskli” bir ülkeden geliyorsa, durum tespitinin ikinci kısmı madde 10’da düzenlendiği üzere toplanan bilgilerin bir risk değerlendirmesine tabi tutulmasını gerektirmektedir.
  2. c) Risk Azaltımı: Üçüncü bölüm ise, risk değerlendirmesinin sonucuna bağlı olarak, Madde 11’de belirtildiği üzere göz ardı edilemeyecek düzeyde bir riskin varlığı halinde riskin minimuma indirilmesine yönelik çalışma sağlanmasıdır.
  3. Ormansızlaşma veya mevzuata aykırılık bulunmadığını gösteren bir durum tespiti beyanı yoksa ne olur?

Durum tespiti yapıldığını teyit eden veya ormansızlaşma ve mevzuata aykırılık bulunmadığını gösteren bir durum tespiti beyanı olmadan, ürünler AB pazarında satılamaz veya AB pazarından ihraç edilemez.

  1. Durum tespit beyanı değiştirilebilir mi?

Gönderilen beyanın iptali veya değiştirilmesi, durum tespit referans numarasının Sistem tarafından verilmesinden sonraki 72 saat içinde mümkün olacaktır.

Beyan referans numarası halihazırda bir gümrük beyannamesinde, başka bir beyanda kullanılmışsa veya ilgili ürün halihazırda piyasaya sürülmüş veya kullanıma sunulmuşsa veya ihraç edilmişse iptal veya değişiklik mümkün olmayacaktır.

  1. Yetkili temsilci nedir?

Madde 6’ya göre, operatör ve tacir, yetkili temsilcileri kendi adlarına bir durum tespiti beyanı sunmaları için yetkilendirebilir. Bu durumda, operatör ve tacir ilgili ürünlerin uygunluğuna ilişkin sorumluluğu muhafaza edecektir.

  1. Şirketler bağlı ortaklıkları adına durum tespiti yapabilir mi?

Bir şirketler grubunun (bir ana şirket ve iştirakleri) iç organizasyonu ve durum tespiti politikası EUDR’ye tabi değildir. İlgili bir ürünü piyasaya süren veya kullanıma sunan ya da ihraç eden operatör veya tacir, ürünün uygunluğundan ve genel olarak EUDR’ye uygunluğundan sorumludur. Bu nedenle, EUDR kapsamındaki tüm sorumluluk kendisine ait olmalıdır.

  1. Belgeler ne kadar süreyle saklanmalıdır?

Operatörler, durum tespiti belgelerini ürünün piyasaya sürüldüğü veya ihraç edildiği tarihten itibaren beş yıl süreyle saklamalıdır. EUDR madde 9 kapsamında toplanan tüm bilgileri ve durum tespiti ve azaltma önlemlerine ilişkin kanıtları içermektedir. Nitekim Operatörler, özen yükümlülüğü sistemini yılda en az bir kez gözden geçirmelidir. Operatörler, özen yükümlülüğü sistemini etkileyebilecek yeni gelişmelerden haberdar olduklarında, bu gelişmeleri dikkate alarak özen yükümlülüğü sistemini güncellemelidir.

KOBİ’ler, durum tespiti referans numaraları da dahil olmak üzere ilgili bilgileri, ürünü piyasaya sundukları veya ihraç ettikleri tarihten itibaren en az beş yıl süreyle saklamalıdır. KOBİ dışı tacirler de operatörlerle aynı yükümlülüklere sahiptir.

  1. ‘İhmal edilebilir riskli ürünler’ ve kriterleri nelerdir?

EUDR madde 10 uyarınca uygun olarak yürütülen bir risk değerlendirmesi, ilgili ürünlerle ilgili herhangi bir riskin bulunmadığını veya yalnızca ihmal edilebilir düzeyde uyumsuzluk riskini göstermediği sürece, operatörler, ilgili ürünleri piyasaya sunmadan veya ihraç etmeden önce yeterli risk azaltma prosedürlerini uygulamalıdır.

Bu kapsamda “ihmal edilebilir risk”, ürüne özgü ve genel bilgilerin tam olarak değerlendirilmesi ve gerektiğinde uygun hafifletici tedbirlerin uygulanması temelinde, söz konusu emtia veya ürünlerin 3. maddenin (a) veya (b) bendine uygun olmadığına dair herhangi bir endişe nedeni göstermediği durumlarda, piyasaya sürülecek veya ihraç edilecek ilgili ürünler için geçerli olan risk düzeyini ifade eder.