Avrupa Birliği’nde (“AB”), doğal ekosistemleri korumayı ve onarmayı amaçlayan önemli bir mevzuat olan Doğa Restorasyonu Yasası (Nature Restoration Law) Üye Devletler’in gerekli desteği sağlayamaması sebebiyle Avrupa Konseyi’nde oylama gündeminden çıkarılmıştır.

Doğa Restorasyon Yasası, AB Üye Devletleri’nin 2030’a kadar en az %20’sini ve 2050’ye kadar restorasyon gereken tüm ekosistemleri onarmak için önlemler almalarını zorunlu kılmayı amaçlamaktadır. Avrupa Konseyi tarafından verilecek olan onay,  yeni yasanın geçmesi için gereken son önemli adım olup yasaya ilişkin metnin halihazırda Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu arasında varılan anlaşmada kabul edilmiştir.

Ancak, planlanan oylamaya yaklaşılırken, Avusturya, Belçika, Finlandiya, İtalya, Hollanda, Polonya ve İsveç de dahil olmak üzere birkaç Üye Devletin ilgili yasaya karşı çıkacağı veya çekimser kalacağını belirtilmiş olup oylamanın zaten risk altında olması nedeniyle Macaristan, yasanın başarılı olması için gerekli çoğunluğa ulaşamayacağını belirterek, yasanın Parlamento’da kabul edilmesi yönünde oy veren Macar milletvekillerinin desteğine rağmen yasaya karşı çıkacağını duyurmuştur.

Doğa Restorasyonu Yasası, Avrupa Birliği’nin karasal ve deniz alanlarında ekosistemleri, yaşam alanlarını ve türleri onarma amacıyla ilk kez Haziran 2022’de Avrupa Komisyonu tarafından önerilen ve AB Biyoçeşitlilik Stratejisi (EU Biodiversity Strategy) ile Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın (EU Green Deal) temel unsurlarından biri olarak tartışmalı bir sürecin ardından gelmiştir.

Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu tarafından Doğa Restorasyonu Yasası kapsamında sağlanan anlaşmaya göre;

  • AB ülkeleri, 2030’a kadar en az %30’u, 2040’a kadar %60’ı ve 2050’ye kadar %90’ını kötü durumda olan habitat alanlarını restore etmelidir.
  • Tarım sektöründeki emisyonları azaltmak ve biyoçeşitliliği artırmak amacıyla kurak turba arazilerini restore etme hedefleri belirlenmiştir.
  • Olağanüstü durumlarda tarımsal ekosistemlere yönelik hükümlerin geçici olarak askıya alınabileceği bir acil fren sistemi de dahil edilmiştir.

Ayrıca, üye devletler, hedeflere nasıl ulaşacaklarına dair ulusal restorasyon planlarını düzenli olarak sunmak zorunda kalacaklardır. Yasa, ıslak alanları, çayırları, ormanları, nehirleri ve göllerin yanı sıra deniz ekosistemlerini de kapsayan farklı ekosistem türleri için belirli gereksinimler belirlemektedir.

Anlaşma kapsamında ek olarak, üye devletlerin tozlaşıcı popülasyonlarının azalmasını tersine çevirmek, tarımsal kullanımdaki organik toprakların restorasyon önlemlerini almak, restorasyona tabi tutulan iyi durumda alanlarda önemli bir bozulmanın önlenmesi için çaba gereksinimleri ve üye devletlerin kentsel yeşil alanlarda artan bir eğilim elde etmelerini sağlama anlaşmaları gibi ek düzenlemeler yer almaktadır.

Önerinin yasalaşması için AB ülkelerinin en az %55’inden ve bloğun nüfusunun %65’ini temsil eden ülkelerin desteğine ihtiyaç bulunmakta olup şu anda Konsey başkanlığını yürüten Belçika, Üye Devletler arasında uzlaşmayı sağlamaya çalışacaktır.