Avrupa Komisyonu’nun, 16 Mart 2023 tarihinde teklif olarak sunduğu Kritik Hammaddeler Yasası (Critical Raw Materials Act – “CRMA”), Avrupa Birliği (‘’AB’’) endüstrileri için kritik hammaddelerin çeşitli, güvenli ve sürdürülebilir tedarikini sağlamayı amaçlamakta olup 23 Mayıs 2024 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Daha geniş bir “Yeşil Sanayi Planı”nın parçası olan ve “Net-Sıfır Sanayi Yasası” (Net-Zero Industry Act- “NZIA”) ile uyumlu olan CRMA, AB’yi temiz teknoloji endüstrileri için lider bir merkez olarak konumlandırmaya çalışmaktadır. NZIA ve CRMA paketleri, ABD Enflasyonu Azaltma Yasasına benzer şekilde, temiz enerji teknolojisi ve kaynaklarının korunmasına yönelik uluslararası eğilimlere yanıt vermektedir.

CRMA, AB’nin karbondan arındırma, dijitalleştirme, havacılık ve savunma gibi stratejik sektörlerde karşılaştığı acil zorlukları ele almak ve üstesinden gelmek amacıyla tasarlanmış önemli bir düzenleyici çerçeve niteliğindedir. Yasa, tedarik risklerinin öngörülmesini ve azaltılmasını artırarak, yurt içi kritik hammaddeler (Critical Raw Materials – “CRM”) potansiyelini teşvik etmeyi ve sürdürülebilir kaynak bulma uygulamalarını teşvik ederek, CRM’lere güvenli ve sürdürülebilir erişim eksikliğinin üstesinden gelmeyi amaçlamaktadır.

AB, iklim ve dijitalleşme hedeflerini gerçekleştirmek için, bir yandan dayanıklı tedarik zincirlerini güvence altına alırken, bir yandan da kendi sınırları içinde kritik hammaddelerin tedarik edilmesi, işlenmesi ve geri dönüştürülmesi gibi görevlerle karşı karşıyadır.

Tedarik zincirlerinin dayanıklılığını sağlamak için CRMA, kritik hammaddelerin tedarik zincirlerinin izlenmesine olanak tanımakta ve Üye Devletler ve büyük şirketler arasında bilgi alışverişini ve stratejik hammadde stoklarına ilişkin ileriye dönük koordinasyonu kolaylaştırmaktadır.

Lityum, kobalt, bakır, alüminyum, gümüş ve nadir toprak metalleri gibi metaller, fosil yakıtlardan temiz yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişin ilerletilmesinde vazgeçilmez rol oynamaktadır. Bunlar, bu geçiş için gerekli olan güneş panelleri, rüzgar türbinleri ve elektrikli araçlar gibi çeşitli teknolojilerin önemli bileşenleridir. Ekonomi açısından kritik önemine rağmen bu malzemeler, jeopolitik gerilimler ve sınırlı küresel rezervler gibi faktörler nedeniyle önemli tedarik riskleri taşımaktadır.

Kritik Hammadde ve Stratejik Hammadde

Kritik Hammadde (CRM), tüm Avrupa ekonomisi için önemli olan ve tedarik kesintisi riski yüksek olan hammaddeleri tanımlarken Stratejik Hammadde (Strategic Raw Materials- ‘’SRM’’) ise yüksek stratejik öneme sahip ve öngörülen küresel arz/talep dengesizlikleri ile karakterize edilen bir hammadde listesini tanımlamaktadır.

CRMA düzenlemesi, malzemeleri önemlerine ve temel teknolojilere yönelik beklenen talebe göre “stratejik” olarak sınıflandırarak, AB talebinin yerel kaynaklı, işlenmiş ve geri dönüştürülmüş ham maddelerle karşılanması gereken minimum oranına yönelik standartları belirlemektedir Temel amaç, AB’nin tek ülkeli tedarikçilerden yapılan ithalatlara olan bağımlılığını önemli ölçüde azaltmak, böylece Avrupa’nın endüstriyel egemenliğini ve küresel belirsizlikler karşısında dayanıklılığını güçlendirmektir.

Yasa, AB’de kritik hammaddelerin çıkarılması, işlenmesi ve geri dönüştürülmesine yönelik kapasitelerin arttırılmasına yönelik kriterler oluşturmakta ve çeşitlendirme çabalarına rehberlik etmektedir. Ayrıca, geri dönüştürülmüş kritik hammaddeler için değer zincirleri oluşturarak döngüselliği ve kritik hammaddelerin verimli kullanımını artırmaktadır.

Bu kapsamda ‘kritik’ olarak sınıflandırılan malzemelerin yalnızca kıtlık nedeniyle öyle kabul edilmediğini anlamak önemlidir.

Daha ziyade CRM’ler, çevre teknolojileri, tüketici elektroniği, sağlık, çelik üretimi, savunma, uzay araştırmaları ve havacılıkta kullanılan malzemeler olup yalnızca kilit endüstri sektörleri ve gelecekteki uygulamalar için değil, aynı zamanda Avrupa ekonomisinin sürdürülebilir işleyişi açısından da kritiktir.

Zira bu maddelerin Avrupa ekonomisinin hayati sektörlerinde büyük ekonomik öneme sahip olmalarının yanı sıra ithalata olan büyük bağımlılık ve bu kritik hammaddelerin belirli ülkelerde yoğunlaşması nedeniyle yüksek arz riski oluşmaktadır. Bu da tedarik zincirindeki aksamalara karşı hassasiyeti artırmaktadır.

2023 yılında Avrupa Komisyonu 5. Kritik Hammaddeler listesini yayınlamıştır. 2023 listesinin yeniliklerinden biri de Stratejik Hammaddelerin (SRM) dahil edilmesidir.

CRMA’nın Temel Dayanakları

CRMA değer zincirinin tüm aşamalarında AB’nin kritik hammadde kapasitelerini güçlendirmeyi amaçlarken aynı zamanda bağımlılıkları azaltarak tedarik zinciri sürdürülebilirliğini ve döngüselliğini teşvik ederek dayanıklılığı artırmayı hedeflemektedir. Bunu başarmak için dört temel dayanak belirlemiştir.

Eylem İçin Net Önceliklerin Belirlenmesi

anun, yeşil ve dijital geçiş, savunma ve uzay teknolojileri için hayati önem taşıyan kritik ve stratejik hammaddeleri belirleyerek net öncelikler belirlemektedir. Bu hedefler arasında 2030 yılına kadar AB’nin yıllık petrol üretiminin en az %10’unun AB’den gelmesi; AB’nin yıllık işlemesinin en az %40’ı AB’den sağlanması ve AB’nin yıllık geri dönüşümünün en az %15’i AB’de yapılması yer almaktadır. Ek olarak, herhangi bir işleme aşamasında her bir CRM’nin AB’nin yıllık tüketiminin %65’inden fazlasını, tek bir üçüncü ülkeden gelmeyecek şekilde sınırlandırmaktadır.

Avrupa kapasitelerinin geliştirilmesi

AB, madencilikten rafinaj, işleme ve geri dönüşüme kadar hammadde değer zincirini güçlendirmelidir. Bu, ulusal araştırmaların geliştirilmesini, izin prosedürlerine yönelik daha akıcı ve öngörülebilir bir yaklaşımın yanı sıra finansmana erişimin iyileştirilmesini gerektirmektedir. Bu kapsamda AB ve üçüncü ülkeler içerisinde stratejik hammaddelerin çıkarılması, işlenmesi veya geri dönüştürülmesini amaçlayan Stratejik Projelerin belirlenmesi, Avrupa’nın kaynak güvenliğinin güçlendirilmesine yönelik çok önemli bir adımdır. Tüm kritik hammadde projelerine yönelik merkezi tek noktadan iletişim yoluyla izin süreçlerinin hızlandırılması, mevzuata uygunluk ve çevresel sürdürülebilirliği sağlarken temel kaynakların geliştirilmesini daha da hızlandırmaktadır.

Dayanıklılığın Arttırılması ve Araştırmaya, Yeniliğe ve Becerilere Yatırım Yapmak

Bu dayanak, AB’nin tedarik zincirindeki aksaklıklara dayanma yeteneğinin geliştirilmesine odaklamaktadır. Bunun, stres testleri yoluyla izleme kapasitesini artırarak, stratejik stokların oluşturulması için koordineli çabalar sağlayarak ve sürdürülebilir yatırım ve ticareti teşvik ederek yapılması planlanmaktadır. Bu kapsamda AB, kritik hammaddelerdeki çığır açan teknolojilerin alımını ve kullanımını güçlendirecektir. Kritik hammaddeler konusunda büyük ölçekli bir beceri ortaklığının ve bir Hammadde Akademisi’nin (Raw Materials Academy) kurulması, kritik hammadde tedarik zincirlerindeki işgücüne ilişkin becerileri teşvik edecektir.

Daha Sürdürülebilir ve Döngüsel Bir Kritik Hammadde Ekonomisinin Desteklenmesi

Kanun, geri dönüşümü teşvik ederek ve sağlam bir ikincil piyasayı kolaylaştırarak daha sürdürülebilir ve döngüsel bir kritik hammadde ekonomisini teşvik etmeyi amaçlamaktadır. Bu, kritik malzemelerin maden atık tesislerinden geri kazanılmasının teşvik edilmesini ve işçi hakları, insan hakları ve çevresel kaygıların giderilmesine yönelik çabaların yoğunlaştırılmasını içermektedir. Ayrıca Kanun, AB pazarındaki kritik hammaddelerin sürdürülebilirliğini artırmaya yönelik sertifikasyon programlarının tanınmasını da savunmaktadır.

Avrupa ve Temel Kritik Hammaddelerde Dışa Bağımlılığı

AB, kritik hammaddelerin üçüncü ülkelerden ithalatına büyük ölçüde bağımlıdır. Bağımlılık, dijital ve yeşil ekonomiye geçiş nedeniyle artan küresel taleple birleştiğinde tedarik zincirlerini savunmasız hale getirmektedir. Örneğin, dünyadaki pillerde kullanılan kobaltın %63’ü Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde çıkarılmaktadır, AB’nin magnezyum tedarikinin%97’si Çin’den sağlanmaktadır, Kalıcı mıknatıslar için kullanılan nadir toprak elementlerinin büyük bir kısmı Çin’de rafine edilmektedir, AB’nin borat tedariğinin %98’i Türkiye tarafından sağlanmaktadır.

Anlaşıldığı üzere kritik hammaddelere güvenli erişim, temiz teknolojiler, dijital, savunma ve havacılık endüstrileri de dahil olmak üzere stratejik sektörler için hayati öneme sahiptir. Kovid-19 ve Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından vurgulandığı gibi, stratejik bağımlılıklar, AB endüstrisini tedarik zinciri kesintisi risklerine maruz bırakmıştır.

Bu sebeple Yasa ile AB, yurt içi arzı güçlendirerek, tedarikçilere olan bağımlılığı azaltacaktır. Böylece Avrupa artık yerel kapasiteleri güçlendirerek AB’deki kritik hammadde tedarik zincirlerinin sürdürülebilirliğini ve döngüselliğini pekiştirecektir.

Bu kapsamda AB, özellikle Küresel Ağ Geçidi stratejisi aracılığıyla, gelişmekte olan pazarlar ve gelişmekte olan ekonomilerle karşılıklı yarar sağlayan ortaklıklar geliştirmeyi amaçlamaktadır. Bu, küresel tedarik zincirlerini güçlendirmeye kararlı, benzer düşüncelere sahip ülkeler için bir Kritik Hammaddeler Kulübü’nün (Critical Raw Materials Club) kurulması da dahil olmak üzere ticari eylemlerin yoğunlaştırılmasını içeriyor.

Ayrıca AB, Dünya Ticaret Örgütü’nü (World Trade Organization- “WTO”) güçlendirmeyi, Sürdürülebilir Yatırım Kolaylaştırma Anlaşmaları ve Serbest Ticaret Anlaşmaları ağını genişletmeyi ve adil olmayan ticaret uygulamalarıyla mücadele etmeyi planlamaktadır.

Ayrıca AB, ortak ülkelerde değer zinciri oluşturma yoluyla sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı teşvik etmek için stratejik ortaklıkları geliştirecek ve güvenilir müttefiklerle işbirliği yaparak aynı zamanda AB için değer zincirlerinin güvenliğini, dayanıklılığını, karşılanabilirliğini ve çeşitlendirilmesini sağlayacaktır.

AB Kapsamında CRMA’ya Yönetim Yapısından Destek

Bu girişimin önemli bir bileşeni, yeni politika çerçevesinin uygulanmasında önemli bir rol üstlenecek olan Avrupa Kritik Hammadde Kurulu’dur. Kurul, yeni politika çerçevesinin uygulanmasında, Stratejik Projelerin seçilmesinde ve uygulanmasında Komisyona destek verilmesinde, izin prosedürleri ve döngüsellik girişimleri konusunda bilgi alışverişinde bulunulması ve hammaddelerle ilgili uluslararası işbirliğinin ve Stratejik Ortaklıkların kolaylaştırılmasında önemli bir rol oynayacaktır.

Avrupa Kritik Hammadde Kurulu, Komisyona tavsiyelerde bulunacak ve arama, izleme, stratejik stoklar, üçüncü ülkelerle stratejik projelere ilişkin eylemlerin AB çapında koordinasyonunu ve uygulanmasını kolaylaştıracak ve Stratejik Projelerin finansmana erişimi konusunda tavsiyelerde bulunacaktır.

Kurul’a Komisyon başkanlık edecek olup Kurul, Üye Devletler ile Komisyon’dan ve gözlemci olarak Avrupa Parlamentosu’ndan temsilcilerden oluşacaktır. İşlevlerini doğru bir şekilde yerine getirmek için ilgili paydaşlarla düzenli iletişim halinde olacaktır.